Güngören ve çevresindeki ilçeler, İstanbul’un en yoğun nüfuslu bölgeleri arasında yer alır. Dar sokaklar, yetersiz park ve yeşil alanlar, bu bölgenin en büyük sorunlarından bazılarıdır. Bu sebeple, mevcut açık alanların etkin kullanımı ve yeni açık alanların eklenmesi, bölge için büyük bir önem taşımaktadır.
Hasbahçe Parkı, Güngören Gösteri Merkezi ve Kent Parkı projesi öncesinde de, bölge halkı için değerli bir buluşma noktası olarak hizmet veriyordu. Ancak, hemen altında konumlanan ve iki etaptan oluşan Güngören Millet Bahçesi’nin inşası, bu alanların hem fiziksel hem de işlevsel olarak yeniden tasarlanmasını gerektirmiştir. Proje alanı ile Hasbahçe Millet Bahçesi arasındaki konutların tamamının kamulaştırılması mümkün olmasa da, bazı yapıların yıkılmasıyla iki alan fiziksel olarak bütünleştirilmiş ve Güngören’in kamusal açık alan sorununa etkili bir çözüm getirilmiştir.
Projenin temel amacı, alanın kamusal karakterini koruyarak bir gösteri merkezi ve otopark yapısı tasarlamaktır. Bu yapı, Millet Bahçesi’nin kentsel iç mekan lobisi ve işlevsel tamamlayıcısı olarak hizmet edecektir. Bu amaç doğrultusunda, yapının giriş kotundaki caddeden başlayıp Millet Bahçesi’ne kadar uzanan kot farkı yeniden düzenlenmiş ve farklı seviyelerde tasarlanan çatıların altına mekânsal işlevler yerleştirilirken üst kasımları park ve açık alan kullanımlarına ayrılmıştır. Gösteri Merkezi’nin girişi, çatının yuvarlak bir biçimde açılmasıyla oluşturulan avlu ve bu avlunun dairesel saçağı ile belirginleştirilmiştir.
Eğimi araziye birbirleri üzerinde kaydırılarak yerleştirilen döşemelerin toprakla temas eden kısımları Gösteri Merkezi ve destek mekanları için ayrılmış, aydınlık ön kısımları ise aşağıdaki park manzarasını izlemek isteyen ziyaretçiler için bir dolaşım alanı olarak düzenlenmiştir. Bu döşemelerin formlarının oluşturduğu üslup, Millet Bahçesi ile Gösteri Merkezi arasındaki eğimli alanın kat farklarını birbirine bağlayan duvarlarda da kullanılarak bütünlük sağlanmıştır. Söz konusu duvarlar istinat duvarı olmanın yanında manzara terası ve bank olarak da hizmet vermektedir. Bu yeni yapının çevresi ile kurulan güçlü bağları sayesinde Güngören çok programlı konforlu, yeşil ve canlı bir kamusal alana kavuşmuştur.
İç mekanda kolon ve kirişler ekspoze bırakılmış ve sadece ahşap kaplamalar kullanılarak sade bir tasarım tercih edilmiştir. Döşemelerde açılan galeri boşluklarına yerleştirilen basamaklı oturmalar hem katların birbirine güçlü biçimde bağlanmasını sağlamış hem de farklı gösteriler için alternatif mekanlar sunmuştur. Bu bağlamda etkinlikler gösteri salonunun duvarlarını aşarak tüm mekana yayılmıştır.
İstanbul
2023
Egemen Karakaya